15 Ağustos 2008 Cuma


Nargilenin belki de en önemli öğesi tömbeki denilen tütünüdür.
Bu
tütün kıyıldıktan sonra geceden ıslanmaya bırakılır ve servisten önce suyu sıkılarak Harbi de denilen çelik şişlerin yardımıyla lülelere yerleştirildikten sonra yine ıslatılmış ancak ikiye bölünmüş ve kalın damarları alınmış bir tütün yaprağıyla sarılır. Daha sonra sere yerleştirilen tömbeki pırnal (çalı görünümlü, kısa boylu bir meşe türüdür ve en değerlisi Fethiye'de yetişenidir.) kömüründen elde edilmiş köz ile yakılır.
Tömbeki üretiminde kullanılan
tütün bitkisi sigara, puro, enfiye gibi diğer tütünlerden daha kısa boylu, daha geniş, daha tıknazdır. Yaprakları daha esmer, daha küçük, daha etli ve diğer türlerden daha dayanıklıdır. Virginia ve Burley tütünlerinde yüzde 3-4, Türk tütünlerinde yüzde 1-2 olan nikotin oranı, tömbekide yüzde 10'a kadar çıkabilir. Tömbeki Türkiye'de Hatay - Samandağ ve Konya - Hadim bölgelerinde üretilir. Tütün gibi toplanır, ama farklı işlemlerden geçer.
Yukarıda bahsedilen klasik tömbekinin yanında bugün
Mısır'dan getirtilen ve adına bahri veya Arap tömbekisi denilen bir tömbeki türü daha bulunmaktadır. Fermente edilmiş meyvelerden elde edilen bu tömbeki türü daha çok genç nesle hitap eder. Bu tür tömbekilerde çok değişik (doksandan fazla) aromalar kullanılır. Elma, nane, kayısı, çilek, portakal, muz, limon, ananas, kavun,çikolata, çilek, cappucino, hindistan cevizi aromalı olanları yaygındır

Nargile içim Tavsiyeleri


Nargile İçim Tavsiyeleri
Nargilenizi nefes alır gibi çekmelisiniz.
Nargilenizi içim esnasında çok uzun ve sık aralıklar ile çekmemelisiniz.
Nargile şişesine soğuk su ve bir miktar buz koymalısınız.
İçim esnasında boğazda yanma, öksürme veya tıkanma olur ise kömürler üç beş dakika lüle üzerinden çekilmeli, lüle dolayısıyla tütünler kendi halinde soğutulmalıdır.Bu esnada şişe içerisindeki ağır duman marpuçdan hava üflemek suretiyle tahliye supabından boşaltılmalıdır. Bekleme zamanı sonrasında kömürler tekrar lüle üzerine konularak içime devam edilmelidir.
İçim süresince belirli aralıklarla tahliye supabından şişe içerisindeki dumanın boşaltılması (marpuçtan üflemek şekliyle) tavsiye edilir. Marpuçtan hava üflemenize rağmen tahliye supabından hava çıkmıyor ise, tahliye supabı sağdan sola döndürülerek çözülmeli yuva içerisindeki küçük bilye ve yuvası temizlenip kurutularak yeniden monte edilmelidir.
Nargilenizin ortalama içim süresi 1 ila 1,5 saattir. (Bu süre lüle haznesinin büyüklüğüne göre değişir.)
Kapuçino, Kahve ve Kavun aromalı tütünlerde kullanılan marpuç ile başka aromalı tütünleri içmemenizi tavsiye ederiz.
İçtiğiniz tütünün aroma cinsine göre şişe içerisine aynı aromanın meyve özü tozundan bir miktar koyabilirsiniz.
Tütünlerinizin orijinal ambalajının açılması durumunda hava almayacak, tütününüzü kurutmayacak kaplarda muhafaza etmelisiniz.
Lülenizdeki tütünün içerisine birkaç parça Nane aromalı tütün ilave ederek daha rahat ve hoş bir içim sağlayabilirsiniz.
Nargilenizi havadar açık yerlerde içmenizi, rüzgarlı ortamlarda kesinlikle içmemenizi tavsiye ederiz.
Nargilenizi sıkışık bir zaman diliminde içmemelisiniz.
Nargilenizi hoş sohbet edebileceğiniz arkadaş gurupları ile beraber içmenizi tavsiye ederiz.
Her içimden sonra şişe, ser ve lülenizi yıkamanızı tavsiye ederiz.
Nargilenizi tok karnına içmelisiniz.
Nargilenizi içerken beraberinde tuzlu kuruyemiş yemenizi tavsiye ederiz. (Tercihen tuzlu fıstık yenebilir.)
Marpucunuzu ayda bir kez yıkayabilirsiniz. Ancak içerisinde su kalmayacak şekilde tabîî ortamda asarak kurutmalısınız.

Dünden bugüne NargiLe..

İnsanoğlu ilk olarak milattan önce keşfetti tütünü… İbadet amacıyla yaktıkları tütün yapraklarının verdiği keyfi fark eden insanlar, o günden beri onu hayatlarında vazgeçilmez kıldı. Tütün, tarih boyunca çeşitli medeniyetler tarafından şekillendirildi. Pipo oldu, puro oldu, sigara oldu, ağızlarda çiğnendi. Ancak hiçbir şekil, tütün ile nargile kadar bütünleşmedi.
Hindistancevizi’nin dışındaki tütün benzeri tabakayı yakan ve cevizin içine soktukları kamışla keyif yapan Hintliler, asırlar sürecek olan nargile geleneğini de başlatmış oldular. Nargile, aradan geçen yüzyıllar sonunda bir kültür haline dönüştü. Dede torununa miras bırakacak kadar değer verdi nargilesine… Kimi zaman sultanların başucunda yerini aldı, kimi zaman ise hak ettiği ilgiden mahrum bırakıldı. Nargile ve nargile çevresinde oluşan göz kamaştırıcı kültür, bugün yine o ihtişamlı günlerine yeniden dönmenin hazırlığını yapıyor. Tütüne sihir katan kültür, gün geçtikçe daha fazla ilgi, sevgi görmeye devam ediyor.

Doğu kültürünün önemli bir parçası olan nargilenin ismi Farsça’da ‘Hindistancevizi’ anlamına gelen “nargil” kelimesinden geliyor. Araplarca “şişa”, İranlilarca ise “kalyan” olarak adlandırılan nargilenin ilk örnekleri Hindistan’da ortaya çıktı. Hindistancevizinin içi boşaltıldıktan sonra kabuğuna bir kamış sokularak yapılan ilk nargile, hintkeneviri tüketimine yeni bir boyut katarken, hindistancevizi ise zamanla yerini kabağa bıraktı. Gün geçtikçe yaygınlaşmasının ardından da porselen ve bronz gövdeli nargileler ortaya çıktı ve bunları çini, gümüş ve cam gövdeli nargileler izledi.
Önce İranlilar, sonra Araplar arasında yaygınlaştı.
Araştırmacıların ’sohbet medeniyeti’ diye tanımladığı Osmanlı ise tütünü tanıdığı 16. y.y dan bu yana nargileyi içine çekip, dumanını göğe savuruyor. Muhabbet erbablarının vazgeçilmez dostu nargile, bu misyonunu günümüzde de hiçbir şey yitirmeden sürdürüyor. Çünkü tiryakilere göre tek başına nargile içmenin hiçbir anlamı yok! Bu nedenle nargile kahveleri hâlâ en koyu sohbetlerin başlıca mekanı olma özelliğini koruyor.